The Legend of Heroes: Trails in the Sky İncelemeler

https://aniwave.to/watch/ace-attorney-season-2.183v/ep-1

Çok beğendim

Eğer klasik bir j-rpg oynamak istiyorsanız bu oyunu kesinlikle deneyin.

Doğru dürüst bir jrp oynayalım diye geldik. Her şey iyi hoştu da aynı düşmanı 10 kere dövmekten gına geldi. Elemanları her dövdüğümde roket takımı gibi kaçıyorlar aq boşu boşuna mı uğraşıyorum ben o kadar? Skerler diyip sildim.

Jrpg severlerin mutlaka deneyim etmesi gereken bir seri. Yaklaşık 8 yıl önce psp versiyonunu oynayıp bitirmiştim fakat o dönem second chapter henüz batıya gelmediği için oynayamamıştım. Şimdi ikisini peş peşe oynamak nasip oldu. Şu seriyi aynı hikaye,karakterler ve evrenle Nihon Falcom değilde büyük bütçelere sahip bir firma yapsa çok net tüm zamanların en iyi serilerinden biri olurdu. Bu zamana kadar pek çok farklı Jrpg oynadım. Beni bu kadar etkileyen nadir oyunlardan birisidir. Hikayesi yavaş açılıyor fakat sabrederseniz bir noktadan sonra o kadar dallanıp budaklanıyor ki oyun sizi adeta içine çekiyor. Hemen bir sonraki oyunu oynamak için can atıyorsunuz. Ana karakterlerin yanında partimizde yer alan her bir karakterin ve npc’nin(evet npc’lerin bile) özel bir hikayesi var ve hepsi özenle yazılmış. Diyaloglar oldukça akıcı ve sizi hiç sıkmıyor. Şu aralar evreni geniş beni uzun saatler götürecek sevilesi karakterlerle dolu bir Jrpg serisi arıyorum diyorsanız Trails in The Sky tam size göre.

Hayatımda hikayesini ayıla bayıla oynadığım nadir JRPG lerden biri olma onuruna nail olmuş yapımlardan biridir ilk olarak eğer sıra tabanlı bir oyundan rahatsız olmuyorsanız kesinlikle oynanması gereken bir JRPG oyunu olduğunu belirtmem gerek ama ek bir uyarımı daha yapayım bu oyun tam olarak 9 oyunluk bir seridir arkadaşlar bunu da dediğime göre incelememe geri dönebilirim. Oyuna başladığınız anda hikayesi biraz durgun başlasa bile ilerledikçe açılan büyüyen bir dünyası var özellikle kendini sevdiren karakterleri ile bir yerden sonra anime izliyor hissine kapılmamak mümkün değil daha fazla lafı uzatmadan çekinmeden alıp oynamanızı tavsiye ediyorum ve soracak olanlara evet bu serinin ilk oyunu bundan sonra Trails in the Sky SC onun ardından da Trails in the Sky 3rd oynamanız gerekiyor

Bu seriyle, 2011 yılında 2 bölümlük animesi aracılığıyla tanıştım. Animesi çok da mükemmel değildi ama yine de sevdim. PS olmadığı için oyununu oynayamadım tabii ki. Daha sonra steam'e geldiğini görünce aldım ve başladım. Fırsat buldukça oynadığım için biraz uzun sürdü bitirmesi. Oyun hakkında çok ayrntılı bir şey yazmayacağım. Oldukça derin, merak uyandırıcı ve güzel bir konusu var. Oynanışı, klasik turn based jrpg şeklinde. Müzikleri çok güzel. Jrpg seviyorsanız ya da jrpg'ye ilgi duyuyorsanız kesinlikle öneririm.

Trails serisine giriş yaptığım oyun. 2004 yapımı, eski tip grafiklere sahip, hikaye ve oyunun geçtiği dünyanın anlatımına odaklanan bir oyun. Oynanış klasik tur bazlı RPG oynanışı. Arada eklenen farklı özellikler var ama hiç biri ana oynanışı değiştirmiyor. Müzikler iyi denilebilecek düzeyde. Başyapıt seviyesinde olmasa da orta-iyi seviye müzikler oyun boyunca yolculuğunuzda size eşlik ediyorlar. Oynanış süresi ana görev harici kısımlara verdiğiniz öneme göre bayağı değişken olabiliyor. Ben 50-60 saat civarı oynadım ilk oynayışımda. Sadece ana hikayeyi oynadığınız durumda çok daha kısa sürede bitirebilirsiniz. Oyunun en iyi yaptığı şey worldbuilding (Türkçe bir terim bulmak zor oluyor tek kelimelik) ve yerelleştirme diyebilirim. Dünya ve karakterler siz hikayede ilerledikçe devamlı değişim içerisindeler. Olan neredeyse her olaya tepki veriyorlar. Bu noktada ise yerelleştirmenin önemi göze çarpıyor. Diyalogların bu kadar sizi içine çekmesi ve bu dünyada yaşadığınız hissettirmesi gereken bir oyunda eğer çeviri ve yerelleştirme kötü olursa oyunun en güçlü olan kısmı anlamsız hale gelebilecekken çok iyi yapılan çeviri ve yerelleştirme sebebiyle gerçekten oyunun dünyası içerisine girebiliyorsunuz. Diyaloglar neredeyse hiç bir zaman garip hissettirmiyor. Aksine gerçekçi ve olağan halleriyle sizi dünyaya ve karakterlere bağlıyor. Son olarak değinmek istediğim şey oyunun hikayesi. Oyunun hikayesi bu oyunun bir seri olabileceği göze alınarak yapılmış ve diğer oyunlara yol açacak şekilde yazılmış. Bu sebeple gayet açık olsa da sadece bu oyunun hikayesinden çok sert bir final beklememenizi tavsiye ederim. Çok uzun bir romanın ilk kısmı tadında bir hikayeye sahip oyun. Daha oynamam gereken bir çok oyun var bu seride ve çok heyecanlıyım. Umarım ilerleyen oyunlarda hikaye gittikçe güzelleşir. Bu tarz oyunlarda hikaye ve karakterler açık ara en önemli şey olmuştur benim için. Şu ana kadar gördüklerim sonrasında serinin diğer oyunları için çok umutluyum.

2004'ten beri devam eden devasa Trails macerasının ilk sayfası. Bu oyunda müthiş ve çok katmanlı bir hikaye, derin düşünülmüş karakterler ve oldukça eğlenceli bir sıra tabanlı savaş sistemi bulacaksınız. Bu seri şu an en sevdiklerimden biri ve hepsi bu oyunla başladı. Daha fazla tavsiye edebilme imkanım olsaydı kesinlikle ederdim :) Yalnız lore oldukça geniş ve oyun worldbuilding için hiçbir çabadan sakınmıyor, bu yüzden de metin miktarı hayli fazla. Bu tür şeylerden hoşlanmayan biriyseniz oyunun bazı bölümlerinde sabretmeniz gerekebilir ama kesinlikle değeceğini düşünüyorum. Belki bu oyun sayesinde yeni arkadaşlar da edinebilirsiniz, kim bilir :)

Süreye aldanmayın. Oyunu ps vitada oynuyorum ve hemen hemen yarısındayım. 24 saat kadar oynadım oyunu. Trails in Sky aslında bir üçleme. Bu oyun "first chapter" kısaca "fc" olarak geçiyor. Ardından second chapter sonrasında third chapter geliyor. Yanlış bilmiyorsam da save aktarma olayı var. Enteresan değil mi? Bir jrpg ve save aktarma. Burdan bu seriyi sırayla oynamanız gerektiğini de çıkarabilirsiniz. Yalnız şöyle bir durum var. 3rd chapter bitince "trails" serisi bitmiyor trails in sky üçlemesi bitiyor. Daha bunun Cold Steel'ı Azure&Zero'ları var. O sebeple seriye başlayacaksanız şu sıralamayla gitmenizi öneririm. Ben öyle yapacağım. FC -> SC -> 3rd -> Zero -> Azure -> CSI -> CSII -> CSIII -> CSIV CS yazanlar Cold Steel. Bu bilgileri verdikten sonra gelelim oyuna. Trails in Sky 2004te psp ye çıkmış klasik sıra tabanlı bir jrpg. Ekranın sol kısmında yukardan alağıya doğru ilerleyen sıralama saldırı sırasının kimde olduğunu gösteriyor. Sırası gelen kişinin veya düşmanın yanında bazen critical, ep %50, cp %10 gibi şeyler yazdığı oluyor. Bunlar basitçe bonuslar. Oyunda random encounter yok. Bu bile başlı başına artıdır. Ana karakterimiz Estelle oyunun başında babasından çok şaşırtıcı bir hediye alır. Bu nasıl bir hediye diye babasına bir güzel çıkışır tabi. Estelle aynı zamanda "Bracer" olmak istemektedir. Bracer parayla sorun çözen kimse. Bir nevi paralı askerde diyebiliriz. Bracer olabilmek içinde çeşitli aşamalardan yazılı uygulamalı sınavlardan geçmek gerekiyor. Oyun bu konuda çok zorlamıyor sizi. Hatta hiç zorlamıyor. Ufak bir görevden sonra bracer olup çıkıyorsunuz. Oyunda daha çok bunun üzerine ilerliyor. Bracer guildlerdeki ilan tahtalarından çeşitli görevler alabilir ya da doğrudan ana senaryo gidebilirsiniz. Benim tavsiyem olabildiğince bu görevleri yapmanız. Daha çok yaratık öldürme, eskortluk ya da kaybolan bir şeyi bulma tarzında ufak görevler guild görevleri. Tabi hepsi böyle değil. Daha farklı görevlerde var bunlar içerisinde. "Ben ana senaryoda ilerlerim, oyunun sonlarına doğru da bu görevleri yaparım" diye bir düşünce aklınızdan geçebilir. Fakat maalesef oyun size böyle bir imkan sunmuyor. Belli bir aşamayı geçince iptal olan görevler bunlar. İlan tahtasına gidipte hiç görmediğiniz bir ilanın yanında expired yazısıyla karşılaşabilirsiniz. Para sorunu yaşamamak istiyorsanız bu görevleri yapmalısınız. Merak etmeyin çok fazla yok bu görevlerden. Prologue kısmında 8 10 tane falandı. Oyunun sıra tabanlı olduğunu üstte belirttim. Burda dikkat etmeniz gereken düşmana olabildiğince farkedilmeden vurmak. Böylece hem ilk vuruş hakkını kazanacaksınız hem de 2 kat exp bonusu alacaksınız. Tam tersi bazen gerçekten sıkıntılı olabiliyor. Şuana kadar ki oynadığım süreye dayanarak düşmanlarla çok vakit harcamamanız gerektiğini söyleyebilirim. Sadece yeni bir düşmanla karşılaşırsanız monster notebooka eklenmesi için bir kere dövüşün ve dövüş esnasında details diyerek düşmana baktığınızda ? varsa analiz edin. Oyunun sistemini Final Fantasy 7'nin Materya sistemine benzetebiliriz. Benzer mantık ama biraz daha farklısı ve daha detaylısı. Zaten oyun bununla ilgili bir tutorialde veriyor. Sistem şöyle işliyor; siz düşman öldürdükçe bu düşmanlardan çeşitli orblar düşüyor. Orbal Factory denilen dükkanlara giderek bu orblar sayesinde slotlar açıyor ve oraya çeşitli yetenekler atıyorsunuz attack 2, hp 1 vs gibi. Veya bu orbları kullanarak defence 1, hp 2 gibi skillerde oluşturabilir sonra açtığınız slota bunları atayabilirsiniz. İsterseniz de bu orbları paraya çevirebilirsiniz ama önermem. Çok paraya sıkışmadıkça yapmayın. Karakterlerden bahsetmek gerekirse ana karakterimiz Estelle Bright tam bir tsundere. Olaylara mantıktan ziyade duygusal yaklaşıyor. Üvey kardeşi Joshua ise Estelle'in tam tersi. Yalnız şunu belirtmem gerek Joshua ile ilgili. Estelle'in babasıyla Joshuanın herhangi bir kan bağı yok. (Oyun bununla ilgili ilerde ters köşe ederse o ayrı konu ki o da incelemede söylenmez) Estelle'in babası demişken ondan da bahsetmezsek olmaz. Caius Bright. Oyundaki yaşayan efsane. Çok güçlü, inanılmaz yetenekli, tam anlamıyla mükemmelliğin tanımı olduğuyla ilgili çok farklı karakterlerden bir sürü şey duyacaksınız oyunda. Bracer guilddeki hocamız bile Caius'un öğrencisi. Oyunda hemen her karakterin bir kişiliği var. Kimisi balık tutmayı seviyor, kimisi gece yıldızları izleyip hayaller kurmayı kimisi makamını kullanarak istediğini elde etmeye çalışıyor vs vs. Bu nedenle konuşabildiğiniz herkesle konuşun. Güzel ipuçları da verebilirler size. İncelemenin başında oyunu vitada oynadığımı belirtmiştim. Bunun sebebi tamamen seslendirmeden kaynaklı. Ve seslendirme gerçekten çok iyi. Güzel bir haber vereyim pcye de uyarlamışlar bunu. Birazcık araştırmayla bulabilirsiniz. Denemediğimi de belirtmem gerek. Şuana kadar oynadığım kısım için oyuna puanım 87. Gidişatına bakarak oyun bittiğinde de yakın bir puan alacağını tahmin ediyorum.