Hell Let Loose İncelemeler

piyasadaki eli yüzü düzgün realistic ve ww2 temalı tek oyun

OYUN REZALET adam ben onu görmeden çalılığın icinde biyeden vuruyor doğ öl doğ öl cinnet gecircem aq

Bok gibi oyun yorumlara kanıpp aldım bf1 in taşşağını yesin bu sikko oyun

Oyun iyi hoş ama adam akıllı server yok en büyük problemi bu bence, squad 44'te de aynı durum var. Servere girdiğinizde ırkçılık yapanda oluyor Türk isen oyundan atıyor seni.Grafik,efektler,hissiyat,oynanış güzel ama serverler boktan.

Daha önce hiç gerçekçi savaş oyunu oynamamış biri ilk girdiğinden itibaren 5 saat falan koşup koşup siyah ekran görecek ve ne olduğu anlamayacak. Fakat o 5 saatin ardından oyunu silmezseniz bağımlısı olacaksınız. Ekip olarak oynarsınız ayrı zevkli oluyor tabi ama tek kişi de oynayabilirsiniz. Lobi mantığı olduğu için her oyun çok iyi oluyor diyemem ama bazen öyle maçlar oluyor ki 2 saat boyunca iki takım da birbirine ne operasyonlar çekiyor anlatamam. İşte o maçtan sonra kan ve ter içinde kalıp duşa bile gireceksiniz acayip bir şey mk

Çok beğendiğim gerçekçi bir 2. dünya savaşı FPS oyunudur. Yüksek grafiklerde oynadığınızda birçok oyuna göre çok iyi fps değerleri alabiliyorsunuz bu bakımdan optimizasyonu iyi yapılmış bir oyun (PC için). Haritar çok büyük ve tasarımları başarılı (gece, karlı, yağmurlu) havalar da bulunuyor, bu havalara özel kamuflaj değiştirebiliyorsunuz. Özellikle gece maplarında brightness ayarını 200% yapmanızı öneririm, böylece daha uzak alanları daha rahat görebilirsiniz. Oyun 50 vs 50 iki takımdan ve birkaç farklı moddan oluşuyor. Her takımın bir ana kumandanı ve onun altında 6 kişilik piyade takımı (support, medic, anti tank, engineer, machine gunner vs.), 3 kişilik armor/tank ekibi (şoför, topçu, gözcü) ve 2 kişilik gözcü/sniper ekipleri bulunuyor. Her takımın da birer takım komutanı bulunuyor. Bu komutanlar, ana kumandan ve diğer komutanlarla hep irtibat halinde kalıp takımlarını nerde neye ihtiyaç varsa buna göre yönlendiriyorlar. Bu oyunu ne kadar iyi oynarsanız oynayın takım içi haberleşme yapmadıkça serverlardan atılırsınız, çünkü vereceğiniz bir basit info oyunu kurtarabiliyor, bu oyundaki en önemli şey sık haberleşmektir. Yabancı serverlara girerken bunu göz önünde bulundurun çünkü yabancı diliniz yoksa bu serverlarda pek rahat oynayamazsınız o yüzden türk serverlarını size öneririm. Kendi açımdan söylemek gerekirse bu oyunu oynadığım 50. saatlerde TR serverlarını keşfettim ve şu an neredeyse 100. saatlerimi görmekteyim bu zaman içinde 1 kere bile kimseyle tartışmadım ne de toxic bi kişilik gördüm. HLL TR community'si şu ana kadar ki gördüğüm en iyi topluluk olabilir herkes çok anlayışlı ve seviyeli, yeni oyunculara yardım etmeye her zaman açık bir topluluk o yüzden oyunun kötü yorumlarına bakıp boş yere aldanmayın. Haritada boş tarlada koşup tek yiyen arkadaşlara sesleniyorum, HABERLEŞİN! :D

Valla gerçekçilik atmosfer olarak çok beğendim öğrenmesi kolay alışması zor ustalaşaması sonsuza kadar sürer ellam. Bf1 e göre daha yavaş sabırlı ve taktiksel oynamak gerekiyor. Tavsiye ederim sardı

Her şey çok iyi fakat tek kötü şey şu ki; oyunda çok büyük bir sessizlik hakim. Karakterlerin acı dolu feryatları, stresli bağrışmalarını duymak isterdim. Bu sessizlik benim motivasyonumu çok bozuyor. Ne demek istediğimi "Red Orchestra II - Stalingrad" oyununu oynayanlar anlarlar diye düşünüyorum. Bunu düzeltirlerse çok daha eğlenebilirim.

the game is good but the optimization problem is very annoying!!!!

[h2] Hell Let Loose: "Bu Bir FPS Mi, Yoksa Kaybolma Simülatörü Mü?" [/h2] Eğer Call of Duty oynayıp “Çok arcade, çok hızlı, gerçekçi bir şeyler istiyorum” diyorsanız, Hell Let Loose size “Gerçekçilik mi istedin? Al bakalım!” diye savaş meydanına fırlatıyor. Oyun o kadar gerçekçi ki ölürken bile anlamıyorsunuz. [b] Killcam [/b] falan yok, sadece ölüyorsunuz. Ancak bir süre sonra fark ediyorsunuz ki bu oyun, savaşmanın yanı sıra şu aktiviteleri de içeriyor: - Haritaya bakarak nerede olduğunuzu çözmeye çalışmak. - Takım arkadaşlarınıza yanlışlıkla ateş etmek. - 20 dakika boyunca düşman görmeden dolaşmak. - Bir tankın nereden vurulması gerektiğini [u] YouTube’dan [/u] araştırmak. - Hell Let Loose’a başladığınızda en büyük düşmanınız düşman değil, harita oluyor. [b] Koşuyorsunuz, - koşuyorsunuz, [/b] ama nereye koştuğunuzu bilmiyorsunuz. Bir noktada şunu sorgulamaya başlıyorsunuz: 📍[i] **"Ben savaşmaya mı geldim, yoksa doğa yürüyüşüne mi?"** [/i] 20 dakikadır kimseyi görmediğinizde, yanlış haritada olduğunuzu düşünüyorsunuz. Ama sonra uzaktan bir mermi sesi geliyor ve aniden yere yapışıyorsunuz: 💀 [i] "Vuruldum ama kim sıktı bilmiyorum, nereden geldiğini de anlamadım. Yani… Sanırım öldüm?" [/i] [h3] Sınıflar ve "Ne İşe Yarar Ki?" Sendromu [/h3] [b] Piyade:[/b] Koş, öl, tekrar doğ, tekrar öl. Sürekli böyle. [b] Makineli Tüfekçi:[/b] Kurulduğunuzda tanrısınız, ama hareket ederseniz kaplumbağa hızına düşüyorsunuz. [b] Tankçı:[/b] Eğer biri yanlışlıkla tank alırsa, bilin ki o tank bir daha hareket etmeyecek. Bir de komutan var… Ama genelde şu şekilde konuşuyor: 🎤 [i] "Beyler bakın, saldırı düzeni kurmamız lazım… Neyse boş ver, herkes dalıyor zaten."[/i] Gerçekçilik mi Dediniz? Buyrun Efendim! Oyun "Gerçek savaş atmosferi" sunuyor, ama bu bazen abartıya kaçıyor: Bir mermide ölmek ✅ Dost ateşiyle ölmek ✅ 10 dakika boyunca hiç kimseyi görememek ✅ Tankla köşeye sıkışıp ağlamak ✅ Arkadaşlarını yanlışlıkla bombalayıp “Özür beyler” demek ✅ Bir noktada şöyle düşünüyorsunuz: "Acaba gerçekten savaşa gitsem daha az mı ölürdüm?" Sonuç: Tavsiye Eder miyim? Eğer Call of Duty kafasındaysanız: Hayır. Eğer sabrınız yoksa: Kesinlikle hayır. Eğer "Ben taktik severim, gerçekçilik isterim" diyorsanız: Buyurun, ama acı çekmeye hazır olun. Hell Let Loose, "Savaşın içinde olmak nasıl hissettirir?" sorusuna cevap veren bir oyun. Ama genelde bu cevap şu oluyor: 💀 "Ne olduğunu bile anlamadan öldüm."