RiME İncelemeler

Kesinlikle indirimden alın ki 50 tl de çok rahat eder fiyatı harika bir hikaye anlatan bazı yerlerde kameranın sapıttığı ancak mükemmel bulmacalarla mekanikleri birleştiren güzel bir oyundur

Görsel açıdan tatmin edici. Derin ve güçlü bir hikayeye sahip. Müzikleri harika. Etkileyici ve özgün bir hikaye işleyişi var. Tavsiye ederim. Çok konuşmak spoiler a sebeb olabileceğinden kısa kesiyorum.

[h1]RiME[/h1] Yalnızlığı tanımlamak ne kadar doğru bilmiyorum. Söze dökmek, okuduklarında kendini bulmak herkesin içinde yaşayacağı bir deneyim. Hiçbir zaman sona ermeyecek bir yalnızlığı ise kelimeye yansıtmak en zoru olsa gerek çünkü yaşamadan öğrenilemeyecek derecede ağır ve içinizde yaşamak zorunda kalacağınız karanlık bir taraf oluşturuyor. Kırmızı, yırtık bir pelerin ne kadar anlamlı olabilirse, o kadar anlamlı olmuş. Tequila Works ve QLOC’ın ellerine sağlık! Sonsuz bir özlemin başlangıcını anlatan ve her şeyi yavaşça anlayan çocuksu bir ruhla çizilmiş bir hikaye, RiME. Orijinal bir öykü olmasının yanı sıra onlarca duyguya dokunan içinizde bir yerlerde size kendini hissettirmeyi başaran harika bir çalışma olarak karşımızda. Hepimizin yalnızlığına bir parça müzik, anı, resim, manzara... ortak olmuyor mu? RiME da bunlardan birisin olabilir sizin için! Grafiklerden ve oynanıştan kısaca bahsetmek istiyorum. Yine beni kendine çeken her oyunda olduğu gibi her detaya dikkat etmeye çalışarak oynadım. RiME, Unreal Engine tabanlı bir oyun ve harika bir grafik kalitesine sahip. Bu kısımda grafiklerin ve oluşturulan manzaraların ne kadar iyi olduğunu anlamak için SS’lerimden bazılarına göz atabilirsiniz. Sahile vuran kırmızı pelerinli bir çocuğu oynamaya başladığımız bu puzzle-solving tarzı oyunda, bulmaca ve sırlar sizi sıkmayacak seviyede ayarlanmış ve en önemlisi tekrar tekrar çözmek zorunda kalacağınız döngüden kendini kurtarmış bir şekilde dizayn edilmiş. Oynanışı bu denli kolaylaştıran ve görselleri ile gözümü gönlümü doyuran RiME gibi bir bir önceki yapıtın adı Hellblade: Senua’s Sacrifice idi. Bunu buraya not ediyorum. Bulmacaları çözerken sıkılmıyor oluşunuz hikayeyi geri planda kalmaktan alıkoyuyor. RiME’ın en güçlü yanlarından biri de bu! Sinematikler! Hikayenin ne olduğunu anlamanız için yeterli sayıda ve doğru kesitleri kullanarak oluşturulmuş. Bu kısımda senaryoyu oynanıştan ayırmadan ilerlemenizi sağlayan öğelerden biri olarak karşımıza çıkıyor ve yeterli sayıda olduğunun altını çizmek istiyorum. RiME’ın puzzle dünyası gördüğüm en harika ve en başarılı puzzle dünyası değil ama arka arkaya gelen puzzle’ların birbirini tekrar etmeyişi ve büyük resme bakmamızı sağlayacak yapısı taktiri hak ediyor kesinlikle. Kontrolleri çok basit bir oyun. Ben Xbox One Controller ile oynadım ama klavyeden de çok ama çok rahat oynanabilecek kalibrede tasarlanmış. Ve tabiki müzikler, tıpkı Witcher 3: Wild Hunt ya da Hellblade:Senua's Sacrifice'de olduğu gibi güzel manzara ve müziği bulunca ihya oluyorum desem yeridir. RiME için de aynısı geçerli! Beni gülümseten bir tesadüfü anlatayım kısaca. Yıllardır müzikle ilgilenen ve oyun müziklerini ayrı dinleyen araştıran biri olarak, oyunu bitirir bitirmez soundtrackleri baştan dinlemek için spotify, youtube araştırmaya başladım. Karşıma çıkan sonuç: David Garcia Diaz. İsim olarak yabancı gelmiş olabilir ama Hellblade: Senua’s Sacrifice’ın soundtracklerini çalışan kişi kendisi. 2017’de RiME’ı yaptıktan sonra 2018’de Hellblade için repertuar çalışması hazırlamış ve şunu söylemek gerekir: Bu oyuna can veren, nefes almasını sağlayan melodiler çalışmış. İlgilisi için soundtracklerin bulunduğu çalma listesini buraya bırakıyorum: https://open.spotify.com/album/4Vmv5JMd2k5ZweNMUugzqo?si=gkYKoGlkRlG2EOM4alBhsQ Peki oyunun hiç mi kötü tarafı yok? Tabiki var, bazı puzzle’lar (benim için sadece 1 tanesi) rahatsızlık verecek seviyede değil ama hadi çözeyim devamını göreyim raddesinde uzundu. Bunun dışında oyundaki collectible item dediğimiz toplanan öğelerin oyuna katksını oyun sonunda anlıyorsunuz. Oynanışa bir artısı yok. Bunu oyunun yarısına gelmeden fark ettim ve hikayeyi çok sevdiğim için her şeyi toplayayım hissiyatına çok düşmedim. Mapleri biraz daha içli dışlı oynarsanız, her şeyi bulmak mümkün! Bir de benim için tek “cons” yorumu oyunun başında RiME’ı tanıtan ilk oynanış hamlelerinin oyunu anlatmak için yeterli olmaması. Biraz daha açık olmak gerekirse, Papo&Yo, A Story About My Uncle vs. gibi oyunların hikaye tabanlı puzzle-solving indie’ler olduğunu biliyorum, RiME'ın da bu tarz bir oyun olduğunu biliyordum ama her oyunun kendi fiziği ve oyun ritmi mevcut bu kısımda RiME diğer güzel özelliklerinin gölgesinde bıraktığı oyuna alışma süreci yaşatıyor oyuncuya. Benim açımdan bu önemli bir detay olduğu için bahsetmek istedim. Sonuç olarak, özlem, yalnızlık, sevgi ve daha bir çok hissiyatı 5-7 saatlik bir oynanışın içine sığdırmış, benim gibi tek oturuşta bitirebileceğiniz bir yapıda size sunmuş olan bu hikayenin bir parçası olmalısınız. Kırmızı bir pelerin ne kadar anlamlı olabilir? Bir çocuk kör bir umutla bilinmezliğin içinde ne kadar mutlu olabilir? Deniz ve martının sesi 5-7 saat arayla nasıl farklı hissettirebilir? İnsana derin bir nefes çektirip, gözlerini yaşartan bir sona maruz bırakan bu oyunu oynamanızı tavsiye ederim! Keyifli oyun zamanları diliyorum! Puan: 9.4 / 10

Şiddetle tavsiye ettiğim bir oyun. Rime platform bulmaca türünde bir oyun. Oyunu Epic Games deneyim ettim, ama daha önce adını bile duymadığım bir oyun. Oyunda tek kelimenin bile konuşulmadığı ama sizi senaryosu ile sürükleyen, finalinde ise size ağlatacak bir oyun. Dedeğim gibi sessiz bir oyun olmasına rağmen sizi derinden etkiliyecek. Uzun süre önce oynadığım ama hala etksinden kurtulamadığım bir yapım. Steam tekrar bitirmeye karar verdim, hemde firmaya çok küçükte olsa bir katkımız olsun. 10 tl'den çok daha fazlasını hak eden bir yapım.

Kolay bulmacaları olan, güzel manzaralar ve derin hikaye içeren bir oyun. Başta sıkıcı gelebiliyor ve bazı ufak noktaları göremeyince insan pes etme noktasına geliyor ancak kesinlikle oyunun sonunu görmeye değer. Oyun bittikten sonra kazandığınız başarımlara bakarak oyunun cidden anlamlı bir hikayesi olduğunu anlayacaksınız. Hikayeyi 100% anladığımı söyleyemeyeceğim, araştırdım ancak yine de ortam ve karakterlerin bağlantısı tam oturmuyor. Anlayan olursa ekleyip anlatsın ancak anlaşıldığı kadarıyla bile güzel bir oyun :D

rime görselliği, çizimleri, müzikleriyle ve atmosferiyle gerçekten çok iyi bir oyun ancak belli bir yerden sonra açıkçası biraz sıkıldım. bu kadar gelmişken bırakmayayım dedim ve iyi ki de öyle demişim. sonunu böyle beklemiyordum. son chapterda kapıların açılma sahnelerinde (oynayanlar anlayacaktır) gerçekten gözümden bir iki damla yaş süzüldüğünü farkettim sonunu söylemeye zaten gerek yok. oyun bitti ancak müziklerini kesinlikle dinlemeye devam edeceğim aşırı rahatlatıcılar.

Türünün başarılı bir örneği olan RIME isimli bu puzzle oyunu, mükemmel manzara görselleriyle aklı kurcalayan müthiş puzzle elementlerini merak uyandırıcı bir hikayeyle sunuyor. Dolayısıyla oynadığım en sıkıcı oyun oldu. Tamamen kişisel ilk cümlesi heycanlandırdıysa alınabilir ama aksiyon eksikliği beni bayılttı.

Bugüne kadar RIME hakkında bir sürü olumsuz yorum duydum. Oyunun ne kadar sıkıcı olduğundan, haritasının boşluğundan, keşfedilecek hiçbir şey olmadığından bahsedip duruyordu çoğu kişi. Meğer hepsi palavraymış… İddia edilenin aksine oyunda toplanılabilecek beş farklı eşya türü var ve hepsini bulabilmek için bayağı çaba sarf etmeli, haritayı iyice keşfedip her deliğe girip çıkmalısınız. Açıkçası benim gibi keşfetmeyi çok seven bir oyuncu için çok güzel bir şey bu. Ek olarak oyunun bulmacaları ve hikâyesi de gerçekten ama gerçekten çok iyi. Özellikle sonu, neyin ne olduğunu anladığınız ve işin iç yüzünü kavradığınız an cidden başarılıydı. Öyle ki oyunu bitirdiğiniz zaman boynunuzdaki kırmızı fulardan tutun da takip ettiğiniz tilkiye kadar her şey anlam kazanıyor. Oyunda hiç savaş olmamasından şikayet edenler de olmuş ama bu da tam olarak doğru sayılmaz. Evet, kılıç kalkan kuşanıp sağa sola saldıramıyoruz fakat ilerleyen bölümlerde yolumuzu tıkayan, hatta çok yakınlarından geçtiğimiz takdirde üzerimize saldıran gölge yaratıklarla karşılaşıyoruz. Onları yenebilmek için de çeşitli atraksiyonlara giriyoruz. Bir de kafayı bize takan koskocaman, yırtıcı bir kuş var tabii. Onunla da bir bölüm boyunca kovalamaca oynamak ve aklımızı kullanarak savaşmak zorundayız. Oyunun başarımları da keyifli. Sırf bölümü geçtiniz diye değil, sahiden de bir şeyleri yapıp keşfettiğiniz için verilenler de var aralarında. Ki başarım dediğin de böyle olmalı zaten. Tek şikayetim arada bir sapıtan ve duvarların, eşyaların içinden geçen kamera… Onun haricinde grafikleri ve sesleriyle (kayalara vuran dalgaların sesi beni benden aldı) iyi bir oyun RIME. Keşif ve bulmaca unsurlarını seviyorsanız, oyunlarda iyi hikâye anlatımına önem veriyorsanız harcadığınız vakte değen oyunlardan. 8/10 [quote]Daha fazla incelememe göz atmak isterseniz Steam Küratör sayfamı ziyaret edebilirsiniz: [b][url=https://store.steampowered.com/curator/39265984/]Pikselatör[/url][/b][/quote]

Yakin zamanda bir sevdiginizi kaybettiyseniz, oyunun sonunda goz yaslariniza bogulmaniz garanti... Oyunu bitirdikten sonra, 2 gun oyunun etkisinden cikamadim. Oyundan kisaca bahsetmem gerekirse; Deniz kazasi sonucu issiz bir adaya dusen, kucuk bir cocugun hikayesini, masalsi bir sekilde anlatan, puzzle lar ve golge oyunlari barindiran, eglenceli ama bir o kadarda huzunlu bir oyun. Hikayede, arayis icindesiniz ama, bilinmeze dogru bir yolculuk yapiyorsunuz. [spoiler]Umudun tukendiği ani buldugunuzda rahata erisip, goz yaslarina boguluyorsunuz. Ruya gormek, hayal kurmak guzel bir sey....[/spoiler] 10/10

Şimdi söyleyeceklerim belki başkaları tarafından da pek çok kez dile getirilmiş klasik sözler olabilir. Shadow Of The Colossus ve ICO oynayan herkeste kalıcı izler bırakmıştır. RIME belki bu oyunların ruhani devamı olmayabilir fakat unutulmayacak bir Macera sizi bekliyor. RIME anlatılmaz yaşanır.