30 Birds Steam Grafikleri ve İstatistikleri

https://steamcommunity.com/sharedfiles/filedetails/?id=3375702437 Feridüddin Attar'ın Mantıku't-Tayr adlı yapıtından esinlenilerek yaratılmış bir oyun. ^^ Adını ve içeriğini görür görmez, edebiyata olan ilgimden dolayı almayı kafama koymuştum, çıktığı gibi de aldım diyebilirim. Mantıku't... Ne? Mantıku't-Tayr "Kuş Dili" anlamına gelen bir ifade. Bundan sonraki alıntı içine aldığım tüm bilgiler wikipediadan: [quote=author]... kuşların kendilerine bir padişah seçmek istemelerinden bahseden bir giriş bölümü ile başlar. Kuşlar bir araya gelip her ülkenin padişahı olduğu için, kendi ülkelerinin de bir padişahı olması gerektiğini tartışırlar. Daha sonra içlerinde en bilge görülen Hüdhüd onlara padişahlarının ancak ve ancak Simurg kuşu olduğunu aktarır. Eserde Tanrı'yı sembolize eden Simurg kuşuna yapılan betimlemelerden biri ise şudur: "Kuşkusuz bizim de bir padişahımız vardır. O da Kaf Dağı'nın ardındadır." "Adı Simurg'dur, kuşların padişahıdır. O bize yakındır lakin biz ona oldukça uzağız." Buradan sonra yol hazırlığı içerisindeki kuşlar tek tek tanıtılır fakat öncelikle Simurg'u daha detaylıca tarif eden bir bölüm yer alır. Sonrasında farklı kuşların hikâyeleri anlatılır ve her bir kuşla bir zaaf veya özellik ilişkilendirilir. (...) Kuşların tek tek gelip kendilerine dair konuşmalarından ve bunlardan çeşitli özelliklerin tasavvufî tahlilinin yapılmasından sonra kuşlar Hüdhüd'e başka sorular yöneltirler. (...) Hüdhüd Simurg'a ulaşmak için gidilecek yolu anlatır; aşılması gerekilen yedi vadi vardır, hepsi de çetindir. Vadilerin adları sırasıyla: Talep, Aşk, Marifet, İstiğna (ihtiyaçsızlık), Tevhid, Hayret, son olarak da F.akr ve Fena'dır. Hüdhüd bu vadilerin her birini anlatır, daha sonra etkilenen kuşlar yola koyulurlar. Binlerce kuş olarak çıktıkları yoldan sadece otuz tanesi Simurg'un dergâhına varma başarısını gösterebilmiştir.[/quote] https://steamcommunity.com/sharedfiles/filedetails/?id=3379238545 ^^ Böylelikle oyunun isminin neden 30 Birds olduğu konusunda aydınlanıyoruz. Şimdi ise içeriğe gelelim: Öncelikle elektronik müziği bu oyuna nasıl bağdaştırmışlar acaba diye merak etmiştim, ama gayet güzel olmuş. Yukarıda anlattığım konsepti bir tık, hatta birkaç tık değiştirmişler. Normalde pek değişiklik seven biri değilimdir ama kötü olmamış, hatta çok tatlı bir oyun olmuş, beğendim. O 30 tane kuşu arayıp buluyoruz tek tek, bulmacaları çözüyoruz. Ritimli, müzikli ışıklı falan garip garip puzzle'lar var. Nesneler toplayıp npc'lere veriyoruz, vs. Ama hareket ederken düz gitmek yerine mesela sağa döndüğünüz zaman ekran bir silindir gibi değişip sizi demin bulunduğunuz sokaktan sağ tarafa geçiriyor (tam olarak aktaramamış olabilirim garip bir konsept). İlk kez böyle kübik bir tasarım gördüm. Yer - yön bulma konusunda biraz kafa karıştırıcı olmuş, ama sevdim. https://steamcommunity.com/sharedfiles/filedetails/?id=3379238577 Onun haricinde... oyunun sahip olduğu canlı renkler, eski kiliselerdeki vitraylar gibi zaten onu görür görmez bayılmıştım ve oyunu satın almamdaki en önemli 2. etken bu renk mevzusudur diyebilirim :D Müzikler zaten oyunun en iddialı olduğu taraflardan biri, onlar da hoş. İlk başta anlattığım konuyu oyunun hikayesine tam olarak nasıl yedirecekler onu bilmiyorum, oyunu bitirince incelemeyi düzenlerim. Ama yaklaşık 3 saatlik oynayış bile tavsiye etme butonuna basmam için yeterli bir sebep oldu. Siz de benim gibi ilginç oyunları seviyorsanız, deneyin derim mutlaka.