Trek to Yomi
7

Oyun İçi

24 😀     13 😒
59,89%

Değerlendirme

Trek to Yomi diğer oyunlarla karşılaştırın
$19.99

Trek to Yomi İncelemeler

Genç kılıç ustası Hiroki, ölüm döşeğindeki ustasına kasabasını ve sevdiği insanları tüm tehlikelere karşı koruyacağına dair söz vermişti. Yaşadığı trajedilere karşın görevine hâlâ sıkı sıkıya bağlı bu yalnız samurayın, ve ölümün ötesine yolculuk etmesi gerekiyor.
Uygulama Kimliği1370050
Uygulama TürüGAME
Geliştiriciler ,
Yayıncılar Devolver Digital
Kategoriler Tek oyunculu, Steam Başarımları, Steam Cloud, Tam denetleyici desteği, Steam Takas Kartları
Türler Aksiyon, Macera
Çıkış Tarihi5 May, 2022
Platformlar Windows
Desteklenen Diller English, Portuguese - Brazil, French, Italian, German, Spanish - Spain, Simplified Chinese, Traditional Chinese, Russian, Korean, Japanese, Polish

Trek to Yomi
37 Toplam Yorumlar
24 Olumlu Yorumlar
13 Olumsuz Yorumlar
Karışık Puan

Trek to Yomi toplamda 37 inceleme aldı. Bunların 24 tanesi olumlu, 13 tanesi ise olumsuz olup, genel puan olarak "Karışık" elde edilmiştir.

İnceleme Grafiği


Yukarıdaki grafik, Trek to Yomi için yapılan geri bildirimlerin zaman içindeki eğilimini göstermektedir. Oyuncu yorumlarındaki dinamik değişiklikleri ve yeni güncellemelerin etkisini analiz etmeye yardımcı olur.


Son Steam İncelemeleri

Bu bölüm, oyunun en son 10 Steam incelemesini gösterir ve oyuncuların deneyimlerine ve görüşlerine genel bir bakış sağlar. Her inceleme özeti, toplam oynama süresini ve olumlu-olumsuz geri bildirim sayılarını içerir, böylece topluluk geri bildirimlerini net bir şekilde görebilirsiniz.

Oynama Süresi: 357 dakikalar
Oyun birkaç animasyon sıkıntısı dışında (özellikle karakterin ters dönmesi) gerek hikayesi, gerek grafikleri olsun gayet başarılı bir yapım olmuş.
👍 : 4 | 😃 : 0
Pozitif
Oynama Süresi: 398 dakikalar
Tüm samuray temalı yapımların alayında bulunan ve "klişe" haline gelmiş bir senaryosu var. Baskına uğrayan bir köy, sevdiklerini/sevdiğini kaybeden kişi/kişilerin intikam için yaptıkları ve yapacaklarını konu alan o klasik hikaye. Evet farklı bir yapım olmuş, ilginç şeyler denemek istemişler. Atmosferi hissediyorsunuz ve içine çekiyor oraya kadar okey. Combat bir tık iyi olabilirmiş ama zaten oyunun oyunculara aktarmak istediğinin combat olmadığı çok bariz o yüzden nt. Atmosferi böyle güçlü bir şekilde hissettirmeye çalışmışlar falan okey de farklı bir şey yaptırmıyor. Oyunda 3 farklı son var bu arada, bazı yerlerde sizin seçmeniz gereken durumlar var. Oyun da çok dolu sayılmaz zaten, bitsin diye resmen speedrun yaptım. Sadece farklı bir yapım ve bir şeyler denemişler, bu denemede de "farklı" bir iş olarak bence başarılı olmuşlar.
👍 : 3 | 😃 : 0
Pozitif
Oynama Süresi: 352 dakikalar
Bu oyundan ne beklediğimi bilmiyordum ama kesinlikle benim beklediğim bir şey çıkmadı ona eminim. Kısa bir oyun, 5-6 saatte bitiyor. Tabi benim gibi her düşmana mal gibi atlamazsanız daha da kısa zamanda bitirirsiniz oyunu. Oyunun design ı, grafikleri ve kamera açısı bambaşka bir şekilde. Hani muazzam anlamında değil, gerçekten bambaşka. Siyah-beyaz olayını iyi yapmışlar vallahi helal olsun. O konuda haz aldım bak. Kamera açısı da fena değil, karakterin olduğu yere gidiyor ve görünmez level design ı kullanmışlar. Fena değil açıkçası. 7/10
👍 : 5 | 😃 : 5
Pozitif
Oynama Süresi: 353 dakikalar
Tasarım, atmosfer ve müzikler beklediğimden hoş olmuş, zaten çok uzun bir oyun değil kesinlikle alıp bitirmeye değer. Çerezlik Almak yerine izlemeyi tercih edenler için ing yayınladığım videolarıma beklerim. Bir desteği esirgemek istemeyen arkadaşlar takip ederse sevinirim. https://www.youtube.com/watch?v=lLJdZbl3myk Desing, atmosphere and musics better than i expected, its short and we can call snack game. Must try. Instead of playing if you like to watch, you can check link below. For the easy support please dont forget to subscribe. https://www.youtube.com/watch?v=lLJdZbl3myk Thanks.
👍 : 4 | 😃 : 1
Pozitif
Oynama Süresi: 700 dakikalar
Yandan yemiş Ghost of Tsushima... Ben öyle araştırmadan, sallamadan oyun alan birisi değilim normalde. Trek to Yomi, duyurulduğu andan beri ilginç bir oyun olacağa benziyordu. Ötesine berisine bakmadan satın aldım oyunu, almasam daha iyiydi. Olan 45 TL'ye oldu sanırım. Klişe bir hikaye ile başlayan oyun, uzak doğu felsefesini benimsemiş, siyah-beyaz stile sahip bir yapım. Samuray olmak isteyen küçük Hiroki ile başlıyor maceramız. Dediğim gibi klişe bir hikayeye sahip. İntikam alevi ile bezenen Hiroki'ye yolculuğunda yardımcı oluyoruz. Senaryosu beni asla içine çekemedi. İlk birkaç saat harika ilerlese bile daha sonra abuk subuk yerlere çekilen hikayesi, bir müddet sonra sıkıntı vermeye başladı. 6-7 saat geçtikten sonra ara sahneleri atlaya atlaya ilerledim oyunda. Çünkü birbirine tıpa tıp benzeyen sahneler, karakterler ve olay örgüsü ile karşılaştım. Gelelim oyunun mekaniklerine; Yine ilk birkaç saat güzel ilerleyen oyun, geri kalan saatlerde batırıyor. Aynı şeyleri tekrar tekrar yapmanın kimseyi eğlendireceğini zannetmiyorum. Hiroki ile düşmanları kılıçtan geçiriyor, yeni yerler keşfediyoruz. Hepsi birbirine benzeyen düşmanlar, Combolar ve daha niceleri. Oyunun size ileri aşamalarda öğrettiği Combo çeşitlerini uygulamadan da oyunu bitirmeniz mümkün. Gelen atağı savur, sonra 2 tane ağır atak geliştir, düşman yerde. Aynı şeyler Boss savaşları için de geçerli. Normal zorlukta oynadım ve o kadar sıkıcıydı ki, Boss ile mi kapışıyorum yavru köpekle mi belli değil. Parry yapmak ayrı bir sıkıntı, roll atmak ayrı bir sıkıntı. Oyun kendine asla yenilik katmıyor. Size ok-yay ve shuriken tarzı silahlar verse bile bu oyunu daha da kolaylaştırıyor sadece. Mekanikleri ve senaryo kısımlarını beğenmedim ama oyuna sanatsal yönden yaklaşırsam harika bulduğumu belirtmem gerek. Siyah-beyaz olan teması sizi eski doğu kültürüne rahat adapte ediyor. Kullanılan kamera açıları da keza çok başarılı. Kendinizi film içerisinde hissetmenizi sağlayan müzikleri ve çevre dinamikleri de gayet uygun. Oyun, görsel olarak çok şey başarmış ancak geri kalan tüm konularda yetersiz. Keşke oyun yerine animasyon film yapsaydınız da izleseydik dedim kendi kendime. İndirimlerde 20-30 TL arası alınabilir. 6-9 saat arası oynama süresi bulunuyor. Steam açıklamasındaki Türkçeye aldanmayın, oyun arayüzü İngilizce. DS4 ile rahatça oynanabiliyor. Seslendirmeler de fena değil ama yerine göre, bazen afallatıyor. Bu oyun beni çok fena arada bırakıyor. Stilistik olarak oldukça başarılı ancak çok sıkıcı bir ilerleyişe sahip. [b]Puan: 45 / 100 [/b] [u] Diğer yazılarımı okumak için: [/u] [url=https://yabgunizampasha.com/author/lodrin] YNP Web Sitesi [/url] [u] Steam Grubum: [/u] [url=https://steamcommunity.com/groups/tuslukonsol] Takip etmeyi unutmayın :)[/url]
👍 : 16 | 😃 : 4
Negatif
Oynama Süresi: 25 dakikalar
Sıradan bir flash oyunu yapılsa bu oyunla aynı, sürekli tekrardan ibaret basit dövüş mekaniklerine sahip olurdu. Ve kamerayı neden izometrik yapmayıp şu saçma açıyı kullanmışlar anlamadım. Madem bu açıyı kullanacaklar oyunu 2D, 2.5D yapıp daha kaliteli oyun çıkarabilirlermiş. Bu oyun Bushido yoluna ihanettir
👍 : 7 | 😃 : 0
Negatif
Oynama Süresi: 209 dakikalar
Sanat tasarımı ve hikayesi çok iyi , combat bazı yerlerde çok fazla tekrar etse de o kadar göze batmıyor. Uzaktan atılabilen yan cephane mermilerinin sınırları biraz daha artabilirmiş. Final bossu hariç tüm bosslar maalesef ki zayıf kalmış.
👍 : 21 | 😃 : 1
Pozitif
Oynama Süresi: 290 dakikalar
Hikayesi çok içine çekti, siyah beyaz teması ile de çok uyumlu olmuş. Bir oyunda samuray konsepti ve katana varsa direkt satın alırım zaten, ancak combatında bariz sıkıntılar var. Hem animasyonları çok kötü, hem yaptığınız harekete geç tepki veriyor bu da oyundan aldığınız zevki baltalıyor. Kaç kere arkama dönme tuşuna bastım ancak pek çok kez dönmedi ve öldüm çoğu yerde. Vuruş hissiyatı da bir tuhaf, oyun size combo öğretiyor falan ama ihtiyacınız yok dodgelayıp Y veya Üçgen tuşu ile tek atıyorsunuz zaten heavy attack atarak. Combat yönünden çuvallamışlar ama yine de oynayıp bitireceğim, 45 TL'ye gayet iyi bir oyun diye düşünüyorum.
👍 : 18 | 😃 : 7
Pozitif
Oynama Süresi: 214 dakikalar
Bir nevi işim bu olsa da içimden gelmedikçe yazı yazmam. Çünkü böyle olunca hem doğru kelimeleri seçemem hem de düşüncelerimi düzgün yansıtamam. Trek to Yomi için defalarca kez bir şeyler karaladım ancak ortaya çıkan yazılar bu sebepten ötürü beni hiç tatmin etmedi. Tam pes edecektim ki, şunu fark ettim: Sorun bende değil, oyunda... Karmaşık düşüncelerimin ve kifayetsiz cümlelerimin kaynağı Trek to Yomi'nin ta kendisi. Bu yazının devamı için ağız dolusu küfür, hayal kırıklığı ve üzüntü gibi kavramları içinde barındıran birkaç farklı üslup belirlesem, eminim ki her biri için sayfalarca yazabilirim. Benim için asıl sorun tüm bu düşünceleri tek bir yazıda birleştirmek. Aslında her şey güzel başlamıştı. Trek to Yomi, E3 2021'de duyurulduğu andan itibaren fuarın öne çıkan oyunları arasına girmeyi başarmıştı. Hatta ben de oyun duyurulur duyurulmaz o dönem yazdığım sitede hakkında bir duyuru haberi yapmıştım. Oyun, duyuru fragmanında sanatsal yönüyle ön plana çıkıyor ve adeta siyah beyaz samuray filmlerine selam çakıyordu. Fragmanda oynanışa dair hiçbir şeyin olmaması ise bugün karşımıza çıkan yapım hakkında çok şey anlatıyormuş, tabii anlayana... "Oynanış fragmanını izleseydiniz daha o zaman anlardınız." diyen belli bir kesim var. Onları temin ederim ki, o fragmanı izleyip beklentimi düşük tutsaydım masadan bugün yine aç kalkardım. Beklentim de hayli düşüktü bu arada, ne çıkışı için gün saydım ne de hakkında çıkan haberlere göz attım. Yanlış anlaşılmamak için belirtiyorum. Ama gerçekten böyle bir oyunla karşılaşacağımı hiç tahmin etmiyordum. Trek to Yomi'yi uzaktan sıfır kilometre gibi duran ancak hava yastıkları patlak, tüm parçaları değişmiş arabalara benzetiyorum. Ben çok uzun süredir böylesine "makyajlı" bir oyun oynamamıştım. Hatta biraz daha ileri gidip bunun bir nevi dolandırıcılık olduğunu dahi söyleyebilirdim ama adamlar oynanış fragmanı paylaşmış. Fragman yaptıklarını hafifletmez ancak izlemeden alan bizleri bal gibi de enayi yerine koydu. Şu ana kadar yalnızca ağzıma geleni söylediğimin, hala oyunun içeriğine değinmediğimin farkındayım. Çünkü ne söylemem veya nereden başlamam gerektiğini bilmiyorum. Biraz daha saydırayım, yazarken aklıma gelir belki. Bence Trek to Yomi ilk etapta bir teknoloji demosu olup, sunum bitince ve olumlu geri dönüş alınca geliştirici ekip tarafından paketlenip oyun haline getirilmiş bile olabilir. Ki öyle olmasa bile öyle pazarlansaydı bugün yaptığım yorumlar çok başka olurdu. Neyse, nereden başlayacağımı buldum. Leonard Menchiari, beni Trek to Yomi'ye dair en çok heyecanlandıran unsurdu. Duyuru fragmanı zaten oyunun sanatsal yönünün kuvvetini belli ediyordu. Bir de geliştirici ekibin içinde Menchiari'yi görünce "Bundan çok daha fazlası vardır." diye düşündüm. Öyle de çıktı. Hem kamera açılarıyla hem de atmosferiyle Trek to Yomi'nin asıl sanatsal gücünü oyunun içine girdiğinizde anlıyorsunuz. Burada kamera açılarına ayrı bir parantez açmak istiyorum. Oyun sahne sahne tasarlanmış. Ne olduğunu açmayacağım, zaten biliyorsunuzdur. Ben bu yöntemin şahsen çok daha emek gerektirdiğini düşünüyorum ve iyi örnekleri bana gerçekten keyif veriyor. Yapımcı, Trek to Yomi'de bu iyi örneklerin arasına rahatlıkla girebilecek kalitede bir iş çıkartmış. Kamera açıları tek tip değil ve oyunun atmosferini kesinlikle pekiştiriyor. Sahnelere serpiştirilmiş ufak tefek detaylar da cabası. Gelelim senaryoya. Klişe denebilecek, başta intikam olmak üzere bu tip bir oyundan bekleyebileceğiniz her şeyi içerisinde barındıran bir hikaye var karşımızda. Pek bir ağırlığı yok, oynamamın üstünden geçen iki haftanın ardından hikayeyle alakalı çoğu şeyi unuttuğumu şu an fark ettim. Karakterimizin adının Hiroki olduğunu da hafızamı birkaç dakika yoklayınca ancak hatırlayabildim. Anlatım vs. gibi konulara girmiyorum bile. Oyun çizgisel, intikam temalı bir oyundan ne beklenebilirse tam olarak onu sunuyor. Kısaca oyunun hikaye kısmının benim için tamamıyla nötr olduğunu söyleyebilirim. Çok daha iyi olabilirdi, ki eksikleri de var zaten. Ama bu halinin de oyunun rezil oynanışının yanında kesinlikle sırıtmadığını söyleyebilirim. Oynanış daha iyi olsaydı düşüncelerim çok daha farklı olabilirdi tabii... Derin bir nefes aldım, soğuk suyumu hazır ettim; size de aynısını tavsiye ediyorum. Tansiyonunuz çıkabilir, kalbiniz çarpıntı yapabilir. Oyunun sözüm ona "oynanışını" konuşacağız. Oynanış doğal olarak önünüze çıkan düşmanları kesip biçmekten ibaret. Buna bir itirazım yok. İşin içinde katana kılıcı varsa aklıma başka bir formül de gelmez zaten. Ama savaş mekanikleri o kadar sönük ki... İlk yarım saatin ardından oyunun yapısına tamamen hakim olabiliyorsunuz diyebilirim. Zaten o ilk bölümün ardından Trek to Yomi formülüne yeni şeyler eklemiyor da. Haliyle kendini çok çabuk tekrar eden bir yapıdan bahsediyoruz. Bir aksiyon oyununun temeli oturaklı ve eğlenceliyse bunu çok dert etmem. Ama Trek to Yomi oyuncuya bunları da sunamıyor. Dediğim gibi sönük, ihtişamdan uzak bir oynanışa ve kılıç kullanımına sahip oyun. Düşmanlar tek tek geliyor ve bütün kılıç hamleleri sizden daha hızlı. Anlayacağınız kılıcınızı kullanmak için yeterli alana sahip değilsiniz, her halükarda rakibinizin hamlesini bekleyecek ve saldırısını doğru zamanda savuşturmaya çalışacaksınız. Bu formülü kim düşündü, kim onay verdi gerçekten bilmek istiyorum. Yahu elinde Katana kılıcı gibi başlıca bir malzeme var, bıraksana sallayalım sağa sola? Tamamen kolaya kaçmışlar ve haliyle işin içine de bayağı s*çmışlar. Karşınıza çıkan tüm düşmanları aynı şekilde öldürüyorsunuz: Blokla, karşı saldırı yap, ölmezse tekrarla. Yapabileceğiniz çeşitli saldırı kombinasyonları var ama bunları anlatmaya gerek bile duymuyorum. Ben hiç kullanmadım, bir eksikliğini de hissetmedim. Gerek de yok zaten, illa bloklayacaksın o saldırıyı :). Tüm bunların haricinde uzaktan kullanabileceğiniz, ilerledikçe karşınıza çıkan silahlar var. Ben bunları da kullanmaya pek gerek duymadım. Canımı sıkan bazı düşman tipleriyle uğraşmamak için üstlerine tüm cephanemi boşalttığım birkaç an hariç. Ben şahsen en başından beri Trek to Yomi'nin oynanış bakımından ciddi bir potansiyele sahip olduğunu düşünüyordum. Hala da düşünüyorum. Başka yapımcıların ellerinde 2.5D, siyah beyaz bir aksiyon oyununa pek çok şey sığdırılabilir. Hem de estetik duracak şekilde. [b]İşte bu kadar. Yılın bana göre şu ana kadarki en büyük hayal kırıklığı, ses getiren çıkışının ardından sevabıyla ve günahıyla sessizce aramızdan ayrıldı. Bir tarafta sinema filmi kalitesindeki sanatsal yönü, diğer tarafta derslerde ibret olsun diye okutulacak kadar kötü oynanışı... Zıtlıkların ürünü, garip bir oyun Trek to Yomi. Benim tabirimle "Karmaşık düşüncelerimin ve kifayetsiz cümlelerimin kaynağı". Sevgili Leonard Menchiari, ben senden razıyım...[/b] [url=https://store.steampowered.com/curator/41892374/]Küratör Sayfamız: Mundus Novus[/url] [b]19/05/22 01:30[/b]
👍 : 25 | 😃 : 3
Negatif
Oynama Süresi: 657 dakikalar
Maalesef birçok açıdan vasat bir oyun. Evet maalesef diyorum; çünkü çok kült bir oyun olabilecekken vasatlığı aşamamış, beni tamamen hayal kırıklığına uğratan ve o kadar yükselip beklememe hiç değmeyen bir oyun. Oyunun çok büyük iki mekanik problemi var. Bunlardan ilki oyunun savaş mekaniğinin temelini oluşturan "parry"nin bozuk olması. Rakibi parryleyebilmek için blok ayarını tutturabilmeniz gerekiyor; ancak bırakın parry atmayı bazen blok bile atamıyorsunuz. Aldığım kayıtları izleyip özellikle kontrol ettim, geç mi basıyorum acaba geç bastığım için mi blok da yapamayıp hasar yiyorum diye. Oyunda ufak bir animasyon sorunu var ve siz blok tuşuna bassanız dahi animasyona girmezse veya geç girerse hasar yiyorsunuz. Bir diğer problemi anlatmam için oyunun biraz işleyişini anlatmam gerekiyor. Oyunda savaş sırasında hem önünüze hem arkanıza düşman geçebiliyor ve her iki taraftan da size saldırabiliyorlar ve saldırıyı bloklamak veya parrylemek için o yöne dönmüş olmanız gerekiyor. Oyunun başlarında bu durumla ilgili bir problem yok. Sorun ileride açılan otomatik blok diyebileceğimiz skill yüzünden oluyor. Her iki taraftan düşman geldiğinde arkanızdaki düşman size saldırma animasyonuna girmese bile önünüzdeki düşmandan daha yakın olduğunda siz karşınızdaki düşmana göre blok yapmaya çalışsanız dahi bazen oto blok yapmak için arkasındaki rakibe dönebiliyor. Bu nedenle hasar yiyorsunuz. Bu iki problemle hiç karşılaşmayan oyuncular da var. Bu yüzden bu durumun neden kaynaklandığını araştırdım; ancak hiçbir şey bulamadım. Bir başka problem ise oyunda boss savaşı diyebileceğimiz savaşlarda da buglar yaşanıyor olması. Spoiler vermek istemesem de en azından tarif etmem gerekiyor. Bosslardan biri belirli bir cana geldikten sonra yanındaki adamlarla sizi savaştırıyor. Onlar öldüğü zaman tekrar savaş alanına giriyor. Bu sürede ne siz ona ne de o size saldıramıyor. Eğer adamlarını öldürürken veya adamlarını ortaya süreceği sırada savaş alanının köşesinde olursa veya olursanız atladığı çit gibi yerin olduğu yerde buga giriyor ve daha sonrasında savaş alanına inemiyor. İki taraf da birbirine saldıramadığından ilerleyemiyorsunuz ve checkpoint atmanız gerekiyor. Benzer bir durum bir diğer boss savaşında da yaşanıyor. Şöyle ki her ne kadar çok az insanın başına gelmiş olsa da bossu öldürürken son vuruşunuzu parry üstünden yaparsanız boss ölüm animasyonunu kaçırdığından ölmüyor devamında ne kadar darbe vurursanız vurun hayatta kalıyor. Bu yüzden tekrar checkpoint atmanız gerekiyor. Bir diğer ise oyunda gördüğüm en heybetli bossun çok heybetli olması. O kadar heybetli ki sizi oyundan dışarı fırlatıyor. Sıkı durun, oyunda böyle bir mekanik yok. Bu yüzden ölmüyorsunuz. Ekranınızda sadece boss kalıyor. Bilin bakalım nasıl çözüyoruz. Checkpoint. Yapımcılar tabi bizi biraz düşünmüş. Sürekli sürekli boss buglarından bahsetmeyelim diye normal mobların da buga girmesini ihmal etmemiş. Spoiler vermeyeceğim hangi mob türünün olduğuyla ilgili ama oyun içerisinde yanlış hatırlamıyorsam Chapter 5'te bir yerdeki mobda sorun var. Bahsettiğim boss animasyonu ile ilgili benzer bir durum onda da var. Yapmaya çalıştığı şey sırasında öldürürseniz animasyona giremediğinden ölümsüz oluyor. Nasıl çözüldüğünün cevabını bence artık biliyorsunuz :) Bugları bir kenara bıraktık diyelim, çünkü bunlar güncellemeler ile çözülebilir şeyler. Bu sefer oyunda hiç kullanmayacağınız bir sürü kombo var. Kullanacağınız en fazla 3-4 tanesi. Savaşa çeşitliliği kombolarla getirmek isteseler de bunlara ihtiyaç duyacağınız alanları hiçbir şekilde yaratmamışlar. Bu nedenle savaş mekaniği tek düze ve sıkıcı. Savaş mekaniğini bir kenara bıraktık diyelim, oyun fazla basit. Bu nedenle oyunu ya tek vuruş modunda veya ronin zorluğunda oynamanız gerekiyor. Bu durumda da yukarıda bahsettiğim özellikle rotate atması ve parry sorunu nedeniyle oyun çekilmez hale geliyor. Her şeyi bir kenara bıraktık. Hikayesi nasıl diye sorarsanız. Hikayesi klişe; ama bundan şikayet etmiyorum. Çünkü klişe tutar. Tuttuğu için klişedir. Oyunun eli yüzü düzgün birkaç iyi şeyinden birisi hikaye. Bazen neden diye sorduruyor; ama olsun. Hikayesi dışında güzel bir yanı var mı diye sorduğunuzda sahne tasarımları, kamera açıları ve genel olarak oyunun konsepti güzel. Eski bir film tadı veriyor ama işte o kadar kötü bir oynanışı var ki dondurma kutusunun içinden turşu çıkıyor. Yorumlar genel olarak olumlu diye düşüneceksiniz. Dikkat ederseniz olumlu yorumların çoğu 1 saatin altında oynama süresi olanlardan. İlk 1 saat ben de; oha ne güzel oyun yapmışlar diyordum. Sonra saatlerce daha fazla hatayla ilk 1 saati oynattılar. Peki oyunu oynadığıma pişman mıyım? Hayır, çünkü uzun süredir unuttuğum bir fikrimi hatırlattı. Ne diye sorarsanız şu; "İyi bir oyun ile kötü bir oyun arasındaki farkı oynanış belirler. Muhteşem bir oyun ile iyi bir oyun arasındaki farkı da hikaye belirler. Muhteşem bir oyun olması için önce iyi bir oyun olması lazım." Kısacası, oynayamadığım hikayenin güzelliği beni pek etkileyemez.
👍 : 50 | 😃 : 9
Negatif
Dosya yükleme