Tape to Tape İncelemeler

I think it's a banger on gameplay aspects and totally refreshing but certainly needs more content, customization options and different game modes just like "first score wins". Edit: Well, right after I reviewed, I saw that developers are already working on customization stuff. So, yay!

Çocukluğum NHL 06 oynamak ile geçti daha sonrasında NHL 09 ve emülatör sayesinde NHL 12'yi oynayabilme şansım da olmuştu ama o zamandan bu yana ancak uzaktan konsolda oynayan NHL oyuncularının videolarını, yayınlarını seyrederek geçirebilmiştim, şu sıralar çok sık sırf NHL oynayabilmek için konsol almayı düşünüyordum ki karşıma bu oyun çıktı, Allah'ın sevdiği kuluyum herhalde... Peki bu oyun NHL'in yerini tutabilir mi? Hayır. Oyun temelde buz hokeyi oyunu tabii ki ancak bir campaign üzerine yedirilmiş, İrlandalı golf oynayan bir abimiz mazide kalmış işlerini bitirebilmek için hokey oynamaya geri dönmüş gibi duruyor ve golfçülerin elinden kupayı almaya çalışıyoruz işin özeti aslında bu ama bu iş o kadar kolay değil tabi. Oyun temelde buz hokeyi oyunu ancak fantastik özelliklere sahip, öncelikle oyun Rogue Like, bir maç kaybettiğinizde bütün run bitiyor ve en baştan bütün maçları kazanmaya çalışarak ilerlemeye çalışıyorsunuz, oyuna sizin kendi hikayenizin olduğu ana karakter olan İrlandalı abimiz, yanına aldığınız daha sonrasında oyunda ilerledikçe unlock edebildiğiniz bir "Superstar" ve 3 tane random bench oyuncusu dediğimiz tiplerle oyuna başlıyorsunuz, overallları inanılmaz derecede düşük ve daha sonrasında mapte ilerledikçe karşınıza çıkan patikalarda antreman yaparak overalları yükseltebilmek mümkün. Patikalardan bahsetmişken oyunda birkaç ayrı özellik bulunuyor, talents, attributes ve normal statlar tabi. Talentlar oyuncu bazında özel oluyor ama bazı aldığınız attributelara bağlı olarak maç başı değişebilme şansları bulunuyor, örneğin oyunun standart olarak verdiği milletin kafasına özellikle nişan alabildiğiniz bir talent bulunuyor, bu özellik sayesinde sanki Pinball oynuyormuşçasına rakip oyuncuların toplaştığı bir alan varsa (kale önü gibi) üçgen tuşuna (Xbox controller ile Y) basarak talentları aktifleştirebiliyorsunuz, bazı talentlar bekleme süresine sahip bazıları değil, kullanmak tamamen sizin inisitiyatifinizde. Attributes : Maç kazandığınızda ya da patikalarda yol kat ederken kazanabildiğiniz bazı pasif yetenekler gibi düşünülebilir, örneğin A oyuncusu kime pas atarsa atsın pasının geçtiği oyuncu (rakip dahil) şut gücü (ya da isabeti örneğin) yükseliyor gibi... Pek çok attributes bulunuyor tabi haliyle run için alternatifler oluşturuyor. Statlar : Oyuncunun hızı, isabeti, bodycheck gücü, şut gücü gibi overall'u etkileyen klasik istatistiklerdir bildiğiniz üzere. Oyunun rogue like olmasını destekleyecek bazı küçük ve önemli detaylar eklemişler, açıkçası oyunun gerçekten dahiyane bir fikirle tasarlandığını söylemeden geçmek mümkün değil, oldukça akıllıca. Öncelikle Spartans dediğimiz bir takım var, bu ekipler ile patikada bazen zorunlu bazen ise sadece attribute kazanabilmek için opsiyonel olarak maç yapabiliyoruz. Bu "Spartans" ekibiyle maç yapmanın en önemli özelliği şudur ki; ilk golü atan direkt olarak maçı kazanıyor, bu bağlamda bir nevi risk/ödül sistemi diyebiliriz çünkü run ilerledikçe ve kaybettiğinde tüm run'ın kaybolduğunu düşünecek olursak gerçekten ilerleyen aşamalarda birazcık daha gergin hâle getiriyor işi. Spartalı abilerimiz dışında oyuna boss savaşı eklemişler oldukça akıllıca ve rogue like akışına elbette uygun. "Patika" olarak belirttiğim rotalardan ilerlediğimizde 3 ayrı dünya (Şu anda erken aşamasında olduğu için 3 ama son hâlinde değişebilir elbet) üzerindeki son düşmanlarla "savaşmamız" gerekiyor. Her boss savaşı farklı özellikleriyle ekstra oyuna çeşitlilik katıyor ama ben bu bilgileri tabii ki spoiler olmaması adına paylaşmayacağım, ama buz hokeyine ilginiz varsa mutlaka oynamanızı öneririm çünkü inanılmaz derinlik ve dahiyane fikirlerle gerçekten bakış açısı koymuşlar. Bunun dışında bazı küçük detaylar paylaşmam gerekiyor. Normalde buz hokeyi maçları 20'şer dakikadan 3 period olarak işleme alınır, bu oyunda tabii ki böyle bir süre bulunmuyor. Spartalılarla yaptığınız maçlar tek period+overtime üzerinden işleme alınıyor ,(atan alır olduğu için önemi yok) elite dediğimiz patika üzerinde ilerlerken bossa ulaşana kadar kapıştığımız takımlar ile yapılan maçlar 2 period üzerinden 2'şer dakika üzerinden oynanıyor. Boss savaşları ise 2.30 dakika period başı üzerinden 3 period oynanıyor. Bu bağlamda Spartalılarla yaptığım iki maçta 3. ve 4. saniyelerde gol atarak kazandığım için ufak çaplı bir speedrun bile attım diyebilirim. Oyun rogue like olmasına rağmen açıkçası kısa olduğunu söylemem gerekiyor. Pek çok defa yenilerek baştan başlıyorsunuz ama bir kere mekaniklere ısındığınız zaman hemencecik ilerleyebiliyorsunuz. Oyunun 18$ yurt dışı fiyatı olduğunu gördüm bizde de 190 lira falan işte... pahalı açıkçası oyun süresine kıyasla ama oldukça yaratıcı ve eğer çok bayılırsanız tekrar tekrar oynama şansı sunuyor içindeki çeşitlilik itibariyle, ancak campagn sürekli aynı run olacağı için birkaç kereden sonra sıkmaya başlayabilir tabi. Campaign'den bahsetmişken son olarak blademaster'dan bahsedeceğim. Blademaster run bittikten sonra bir sonraki run'a başlamadan önce oyundaki ana karakterimizin statlarını upgradeleyebildiğimiz, yeni süperstar (kilidi açılmışsa) satın alabildiğimiz ve yeni talentları satın alıp run içinde bize denk gelmesini sağlayabildiğimiz bazı satın alımları gerçekleştirebildiğimiz "Demirci"nin kendisidir. Satın alımlardan bahsetmişken kazandığınız maç başı rubber dediğimiz oyun için parayı kazanıyorsunuz ve bu paraları grindlayıp runda ilerlemek için kendinize kolaylık sağlıyorsunuz hâliyle, ben kısa sürede tamamladığım için çok da bir upgrade alabilme şansım olmadı ancak aman aman bir çeşitlilik de sağlamıyor tabi hâliyle, sonuçta indie bir oyun. Son olarak bir de play now özelliği bulunuyor orada da oyundaki takımları rastgele seçerek home-away olarak oynayabiliyoruz standart campaign'den bağımsız olarak, açıkçası merak edip hiç bakmadım orada değişik herhangi bir durum söz konusu mu diye ama tam sürüme geçerse ona da bir bakarım İNŞaat. Son olarak oyunu Xbox controller'ı ile oynadım, basit ve standart bir kontrol şeması bulunuyor açıkçası, sol analog ile normal hareket şeması olarak kullanırken sağ analog ile ya da Xbox kontrolcüsündeki A tuşu ile defans yaparken oyuncular arasında geçiş yapabilir ve hücum yaparken yine A tuşu ile pas atabilirsiniz. A tuşuna basılı tuttuğunuzda kendi sahanızdan özellikle ileri atarken havadan atabilme şansı doğuruyor. X (ya da kare) tuşu standart olarak şut çekmenizi sağlıyor, herhangi bir ekstradan depar tuşu bulunmuyor analog hassasiyeti bulunduğu için en sona sol analogu ittirdiğinizde en sonki hareket hızı neyse onunla kayıyor karakter. Bir de R2 tuşuna bastığınızda karakter defans yaparken ileriye doğru ya da geriye doğru kayma şemasını değiştiriyor, pek de bir derinliği yok ama savunma yaparken önem arz ediyor zaman zaman tabii ki. Genel toplamda bakacak olursak oyun eğlenceli ve tadımlık güzel, buz hokeyi seven kişilerin mutlaka oynaması gerekiyor diye düşünüyorum ancak fiyatı çok tuzlu. Umarım güzel bir indirime yakın zamanda girdiğinde herkesin deneme fırsatı olur, ben %10 indirimdeyken almış bulundum 171₺ üzerinden (çok para 😢) ama bu fiyatı hak edeceğini düşünmüyorum. Gerçi bütün her şeyi yalayıp yutup birkaç kere oynarsanız 10-15 saat civarında bir gameplay süresi yapabilir, belki o şekilde fiyatına değer diyebiiliriz herhalde. Yaratıcılık üzerinden ise 9/10 puan verebilirim oldukça beğendim. Sonuç : Güzel oyun.