FATE İncelemeler

Oyun gayet güzel yıllar önce yapımcının kendi uygulamasından indirip oynamıştım o zamanlar çok sarmıştı ama şuan pek hoşuma gitmedi tabi yıllar içinde oyun zevkim değişiyor daha öncedende bildiğim için fazla oynama gereği duymadım ama yinede alıp denemenizi tavsiye ederim

Öncelikle bu oyunu oynayan adam gibi adamlara selam olsun hack and slash oyunlarının atalarından olan bu oyunun yeri bir ayrıdır.Basit mekanikleri olup bu tarz oyunları sevenler için ve nostalji yaşamak isteyenler için vazgeçilmezdir fate soundtackları ilede sizi bir güzel tribe sokar şu item i giyeyim bu itemi alayım derkende bir bakmışsınız oyun bitmiş.Uzun lafın kısası indirimdeyken alın oynayın babacım bu oyunu.

Bu oyunun demosunu küçük yaştayken oynamıştım şimdi yıllar sonra kendisi oynadım. Anılarımda güzel olarak kalmıştı. Eski bir oyun olduğu için grafiklerine fazla yorum yapmayacağım ama oynanış olarak alışmak biraz sürdü alışınca zevkli oluyor. 6.7/10

Küçüklüğümde demosunu günlerce oynadığım oyundur kendisi, steamda olduğunu keşfettim ve yıllar sonra tekrardan oynadım tek oturuşta 5 saate yakın zaman gömmüşüm gerçekten çok eğlenceli bir oyun. Eski bir oyun olmasına rağmen hâlâ oynanabilir durumda, 4 oyunu da oynamak farz oldu :)

Çeşitliliğin fazla olduğu, belirsizliğin oyunu sürükleyici yaptığı, kuş-bakışı oynanan bir tür RPG oyunu. Bu oyunu asıl özel yapan şey ise diğer oyunlarda bulunmayan belirsizlik etmeni. Yani bu oyunu oynarken karşınıza neyin çıkacağını hiçbir zaman bilmiyorsunuz, bir sürü ihtimaller var. Örnekler üzerinden anlatmak gerekirse; oyunun içerisinde silahlara güçlendirme yapabilmek için belli şeyler var, ama siz güçlendirmek istediğiniz de her zaman istediğiniz olmayabiliyor. Silahınıza muhteşem özellikler eklenebiliyor veya bazen bir tane özellik ekleniyor ve bu iyi olasılıklara zıt kötü olasılıklarda var. Bazen sizin aleyhinize özellikler ekleniyor veya silahınız zaten güzel özelliklere sahipken bir anda o önceki tüm güzel özellikleri silebiliyor. Bir de oyundaki hub-world içerisinde aynı şekilde silah alma olayında da bu mevcut. Kumarbazın yanına giderek özelliklerini bilmediğiniz bir silahı düşük paralar karşılığında satın alıyorsunuz. Bu bazen özellikleri gerçekten de güzel bir silah oluyor ve sizin aldığınız fiyattan çok daha pahalı oluyor. Bazende aldığınız fiyatın hem altında hem de berbat özelliklere sahip bir silah alabiliyorsunuz. Zindan bölümlerinde ise kader heykeli bulunuyor. Bu heykelden bazı zamanlar silahınız için çok güçlü özellik eklemesi yapan taşlar alabiliyorsunuz ve bunun tam tersi şekilde heykelin yanında bir "boss" canavar belirebiliyor. Bir de bazen bu iki şeyde de hiçbir şey olmama ihtimali de var. Aynı şekilde seviye tasarımları ise tamamen rastgele. İlk defa kayıt oluşturduğunuz andan itibaren sınırsız bölüm oluşturuluyor ve bu bölüm tasarımlarının her biri rastgele. Rastgele olan bir diğer şey ise oyunu bitirebilmek için öldürmeniz gereken canavarın zindanın hangi seviyesinde olduğu, canavarın ismi ve nasıl bir canavar olduğu. Onun dışında oyunun içerisinde belli zindan havuzlarında ve hub-world'deki gölette balık tutabiliyorsunuz. Oyun içerisinde bu tuttuğunuz balıklar hayvanınızı bir canavara dönüştürüyor. Bir de balık tutarken, bazen balık yerine çok değerli bir silah veya zırh takımını çıkarabilme ihtimaliniz de var. Oyunu gerçekten de özel ve eğlenceli kılan kısım olduğu için değinmem gerekti. Diğer özelliklerine ise kısaca değinmek yeterli olur. Görsel kalitesi günümüze göre eski kalmış durumda ama kuş bakışı oynanan bir oyun olduğu için o perspektiften o kadar da kötü durmuyor. Müzikleri ise gerçekten de çok güzel ama seviye müzikleri yeteri kadar fazla olmadığı için belli bir süreden sonra tekrar aynı müziklerin kulağınıza sırasıyla yeniden sarıldığını hissediyorsunuz. Oyunun içerisindeki silah, zırh, düşman ve diğer içeriklerin çeşitliliği gerçekten de sayılamayacak kadar fazla. Hikayesi ise çok basit. Bir kahramansınız ve bir büyücü tarafından hayatınızdaki macerada kaderiniz size söyleniyor. Kaderinizde ise zindanın derinliklerinde yatan bir canavarın varlığına son vermelisiniz, bu şekilde kahramanlık maceranızın biteceğini söylüyor. Bir de bu hikayeyi tamamladıktan sonra oyunu bitirdiğiniz kahramanın bir eşyasını miras bırakarak bir karakter daha yapıp yepyeni tamamen rastgele oluşturulmuş bir başka hikaye üzerinden devam edebiliyorsunuz. Bu şekilde canınız istediği kadar oynayabiliyorsunuz. Kısacası belirsizliğin ve mutlak şansın tema edindiği, çeşitliliğin bol olduğu kuş-bakışı RPG oyunu. Puanlamam: 8.8/10 NOT: Çok çok eskiden bu oyunu 4-5 yaşlarında HP'nin bilgisayarlarında yüklü bulunan HP Games uygulamasından oynamıştım. Bu oyunla bu şekilde tanıştım diyebilirim. Bir de çocukken o yaşlarda yabancı dil bilmeyi bir kenara bırakın, okumak ve yazmak konusunda hiçbir bilgim olmadığından oyunu hiç mi hiç anlamadan ama bir o kadar da zevk ve heyecanla oynadım. Maalesef ki bu bilgisizliğimden ötürü de oyunun ilk bölümlerinden sonrasına ilerleyemedim. İşte çocukluğumdan beri aklımda hep bu şekilde kalmıştı bu garip oyun. Sonra seneler sonrasında tekrar Steam'de gördüğümde merak etmeye başladım ve sonra almaya karar verdim. Oyun belli bir süre kütüphanemde sessiz sakin oynanmayı bekledi ve bir gün aklıma düşünce tekrar bu oyun, işte o zaman bilgisayarıma yükledim, aradan geçen uzun yılların ardından yeniden oyunu oynamaya başladım. Bu incelemeyi yazmadan önce oyunu zaten bitirmiştim, bir de açıkçası bu oyunun bitirmesi kısa süren bir oyun olmasını beklerken bu kadar uzun sürede bitmesi beni şaşırttı. Oyunu oynarken, bu müddet içerisinde müzikleri olsun ve ses efektleri olsun, her şeyiyle nostaljiyi dibine kadar yaşatıyordu bu oyun. Son bölüme gelip canavarı yendikten sonra ise çocukluğumdaki bir yükün üzerimden kalktığını hissettim. "Niye böyle hissettin?" diye merak edebilirsiniz. Çünkü bu oyun, bitiremediğim için çocukken çok sinirlenip moralimin bozulduğu bir oyundu. Şimdi ise yine de zor olmasına rağmen rahat bir şekilde bitirdim. Bana göre iyi yada kötü diye ifade edemeyeceğim bir oyun, çünkü benim için özel bir yere sahip.

FATE, ilk olarak 2005 yılında piyasaya sürülen ve o zamandan beri üç devam oyunu ortaya çıkan klasik bir zindan tarayıcısıdır. Zamanında popüler ve güçlü bir aksiyon RPG'si olarak PC Magazine Yılın Rol Yapma Oyunu ikincilik ödülünü kazanmıştır. Şimdi, oyuncular orijinal oyunu deneyimleme ve efsanevi Grove kasabasına girme şansına sahipler. FATE'de oyuncular vahşi yaratıklarla savaşıyor, benzersiz silahlar topluyor, güçlü büyüler öğreniyor ve sınırsız mağaralar, zindanlar, madenler ve tüneller sunan prosedürel olarak oluşturulmuş seviyeleri keşfediyor. Oyunun ekonomisi, oyuncuların eşya alıp satmalarına veya dükkan sahipleriyle şanslarını denemelerine olanak tanır. Ek olarak, oyuncular evcil hayvan olarak bir köpek veya kedi seçebilir ve onu daha güçlü yaratıklara dönüştürebilirler. Oyunun grafikleri 216 renk paleti ve 800x600 pencereli çözünürlüğü ile "eski tarz" olarak kabul edilebilir. Ancak FATE'in oynanışı hızlı, sürükleyici ve klasiktir. Yeni Steam ticaret kartları, rozetler, ifadeler ve profil arka planlarının eklenmesiyle, eski ve yeni hayranlar daha önce hiç görülmemiş bu sanatın tadını çıkarabilir ve bu klasik oyunu oynayarak oyuncu sokak itibarlarını artırabilirler. Genel olarak FATE, zindan tarayıcıları ve klasik RPG hayranları için mutlaka oynanması gereken bir oyun.

Diablo ve Torchlight oyunlarının kırması ama onlardan daha kolay olan güzel bir oyun FATE. Düşman çeşitliliği ve yetenek ağacında ki yetenekleri ile oldukça bol olan oyunumuz özellikle zindanların doluluğu ile öne çıkıyor. Fiyatına nazaran ise içeriği neredeyse hazine olabilir. Grafikleri ve animasyonları ise ne yazık ki oldukça eski ve kötü. Ama indirimlerde sudan ucuz fiyatını düşününce mutlaka deneyin derim.

Benim için yeri çok ayrı olan bir oyun, 2011'de demo cd ile tanıştım kendileriyle oltadan "Peronto's Cheesehead of the Emerald Bay" çıktığı zamanki sevincimi hâlâ daha hatırlıyorum. Müziklerini duyunca duygulandırdı...

[h1] FATE [/h1] Oyun, şehrin eteklerinde bulunan antik zindan kapısının yanındaki Grove kasabasında başlıyor. Karakter seçim ekranında tekdüze de olsa bir karakter yaratıyoruz ve bir dış sesin ana hikayeyi [i] (Klasik, işte insanlar ile canavarlar hep savaş halindeydi gibi bu tür oyunlarda çok gördüğümüz bir hikaye.) [/i] anlatmasını izliyoruz. Oyuna başladığımızda ise izometrik ''RPG'' [i] (Karakterimizin saçını, yüzünü, ismini, cinsiyetini ve ona tüm yolcuğu boyunca dostluk yapacak evcil hayvanı biz seçiyoruz. Bunların yanı sıra kılıç, balta, mızrak, ok ve yay, çeşitli saldırı büyüleri gibi birçok silah kullanabiliyoruz. Ayrıca karakterimize daha fazla hasar ve can, büyü gücü ve el becerisi gibi özellikler ekleyebiliyoruz.) [/i] mekanikleri üzerine kurulmuş bir ''Dungeon Crawler'' [i] (Kasaba sakinlerinin kayıp eşya bulma ve düşman öldürme gibi verdiği sığ görevler doğrultusunda yaklaşık 40-50 seviyelik bir zindana girip oraları temizliyoruz. Bunları yaptığımız takdirde daha fazla para kazanıyoruz ve daha iyi ekipmanlar alıyoruz.) [/i] olduğunu görüyoruz. Oyunun kasaba atmosferi olsun dinginleştirici müzikleri olsun çok iyi fakat bölüm tasarımları hep aynı, kapalı zindanlarda bir oraya bir buraya sürükleniyoruz. Yan etkinlik namına neredeyse hiçbir şey yok, tabii evcil hayvanımıza balık tutup, kasabalılarla boş boş görevleri hakkında sohbet etmek dışında. Ayrıca oyunun sonu ya da hikayesi hakkında iyi bir şey söyleyemem çünkü, ne hikaye anlatımı ne de sunum çok iyi değildi. Çok sönük, ''Ben bunu neden oynadım, 9 saatim boşa gitti.'' dedirten bir son vardı. [b] SONUÇ [/b] Eğer bu tür amele işi yaptıran, birbirinin aynısı olan bomboş görevler peşinde hiçbir şey uğruna saatlerinizi harcamayı seviyorsanız buyurun alın [i] (İndirim dönemlerinde bir somun ekmekten daha ucuz oluyor.) [/i] derim. Ama ben iyi bir hikaye, eğlenceli bir oynanış ve sağlam karakterler görmek istiyorum diyorsanız bu oyundan uzak durun. Neredeyse asırlık bir oyun olmasına rağmen yükleme süreleri çok uzun ve ''FPS'' istatistikleri düzensiz. Ben ''Sonunda acaba ne olacak ?'' diye diye tam 9 saatimi sizler için yaktım zaten, sizin oynayıp acı çekmenize gerek yok diye düşünüyorum. [h1] İNCELEME PUANI : 30 / 100 [/h1]

FATE;Diablo'nun uzaktan torunu, Torchlight'ın ağabeyidir. Oynanış, Diablo ve Torchlight'a göre daha sade basit.Fiyat konusunda yaklaşık 4-5 büyük indirim döneminde de indirime girmedi.15 Tl bu oyun için çok değil. Oyunu oynacaklar için kısaca bir kaç ipucu verecek olursam; Kılıç ve kalkan sınıfı diğerlerine göre daha basit, Her zaman görev yapın, bittikçe yenisini alın (aynı anda 3 görev alabilirsiniz), Mavi ve kahverengi kitap daima envanterinizde bulunsun, özel eşyalara özellik katıp satmak 2-3 katı gelir getirir, Yardımcı hayvanınıza her zaman balık yedirin ve yanınızda fazla balık bulunsun, Ara ara 5-10 balık tutun.Arada çok değerli sarı itemler çıkabiliyor, Aksiyon anında envanteriniz dolunca yardımcı hayvan ile pazara gönderin en fazla 2 dk sürüyor, Lvl başı 2 skill puanınızı kullanacağınız silaha göre arttırın, Sarı eşyalar çok para eder; İyi ve Kötü Yanlar; + Uygun fiyat + Başarım ve koleksiyon kartı + Düşük sistem gereksinimi ve boyut + Kolay sade oynanış + Müzikler - Karakter bazen haritada takılabiliyor town kağıdınız yoksa oyun yarım kalır - Görevler ve oyunun tekrar etmesi - Satıcılarda uygun eşya bulamama sorunu - Fazla yaratıkla savaşta fps düşmesi